27 Şubat 2010 Cumartesi

Salto - Arapey ( Uruguay)


Salto baskent Montevideo'dan yaklasik 500 kilometre uzaklikta, kuzeyde yer alan bir kent.Montevideo'dan alti saatlik bir otobus yolculugundan sonra Salto Terminaline vardik.Yine gezme firsatini buldugumuz bir kac sehirde gordugumuz tum ozellikler bu sehrede hakim.Yemyesil cevre, Latin Amerika'ya ozgu tek katli evler, az insan, az trafik, sakinlik ve sukunet.2008 yilindaki nufus sayimina gore 127 bin kisiyle en kalabalik 4. Uruguay sehri.Asil amacimiz Salto olmadigi icin, sehirdeki mini bir geziden sonra Salto-Arapey yolculugu icin eski tip otobusumuze atladik ve yola ciktik.Tabi yol boyunca her firsatta resim cektik.Zira dumduz Uruguay topraklari ve nadiren gordugumuz baglanti yollari gorulmeye degerdi.
Salto'dan 1-1,5 saatlik bir yolculuktan sonra ise hedefimizdeki mekan'a vardik.Termas del Arapey bolgeye adini vermis "Rio Arapey (Arapey Nehri)"nin hemen yani basinda bulunan enfes bir Termal Kaplica Tesisi.Ekim 2009'da (Guney Amerika'da ilkbahar yasaniyorken) kendimize verdigimiz bir balayi oduluydu bu kaplica tatili.Bir tatil tesisinde olmasi gereken hersey mevcuttu.Cesitli buyuklukte havuzlar.Dinlenme, park, kamp alanlari ve 40 dereceye yakin kaplica su'yu.Genel olarak butun havuzlar ve hizmet memnun edici.Ornegin havuzlardan biri tamamen kapali.Buda sert ruzgarlar sonucu sicacik havuzdan cikan beden'in tir tir titrememesi demek.Gunduz acik havuzlarda pek sorun olmasada aksama dogru ve gece nehir tarafindan esen sert ruzgar sicak sudan disariya ciktiginizda tokat gibi carpiyor bedeninize.Yinede gelinebilecek en dogru zaman ilkbaharin ilk ay'idir diye dusunuyorum.Zira havalar isindiktan sonra 40 derecedeki su feci halde bogabilir.
Kaplica'dan akan su'lar direk yada dolayli bir sekilde Arapey Nehri'ne dokuluyor.Arapey Nehri ise bol aluvyon tasidigi icin koyu kahve renginde debisi yuksek bir nehir.Nehrin icinde cok cesitli canlilar oldugu soylendi.Ama tabi rahat gormeniz icin gun boyu nehri gozetlemeniz yada nehrin daha ic kesimlerine yolculuk yapmaniz lazim.Zaten nehrin karsi tarafida zaman zaman seslerini duydugumuz, cesitli yaban hayvanlari barindiran bir ormanla kapli.50 peso (yaklasik 2,5 dolar) oderseniz belinize bagli bir duzenekle nehrin ustunden suzulerek karsi tarafa gecebilirsiniz.Gunun bir kac saati bu isi yapan profesyonel insanlar var.Yapmak istedik kalabaliga takildik.Sonraki gunler ise yapmamak icin hep bir bahane bulduk (korku)  :)
Tum zamanlarini burada geciren, burada yasayan insanlar var.Bunlar genellikle tesis calisani yada tesisin icindeki market yada restaurant sahipleri ve calisanlari.Bunun icin tesis'in girisinde mini bir yerlesim alani insa etmisler.Hatta bir okullari bile var.Cunku tesis oyle ucra bir yerdeki muhtemelen en yakin yerlesim alanina gidip gelmek sorun oldugundan buraya yerlesmisler.Aklima gelmisken (tesis oldukca buyuk) icinde araba, motorsiklet yada bisiklet kullaniyorsaniz 20 kilometreden fazla hiz yapamiyorsunuz.Hatta ilk uyaridan sonra ceza bile oduyorsunuz.Bana kalirsa ise her zamanki gibi yurumek en guzel sey.Bu arada belirtelim bu tesis'in sahibi Uruguay devleti (direk halk desek daha dogru olur).Yani her hangi ozel bir kurulus tarafindan yonetilmiyor.Tesisteki bir cok kolaylik, ihtiyaclarinizi  karsilamadaki yeterliligi, en onemlisi cevre duzenlenmesi,  islerini iyi yaptiklarinin gostergesi.
 

Her ne kadar bir termal bir kaplicada olsakta biz tatilimizi genellikle havuz basinda gecirmedik.Tesis'in bir cok noktasini gezdikce verdigimiz kararin ne kadar dogru oldugunu gorduk.Kamp yaptigimiz alandan 350-400 metre kadar uzaklikta (muhtemelen) 5 yildizli bir otel ve hemen yanibasinda villa tipi evlerde mevcuttu.Bu mekanlara ve hemen yanindaki at ciftligine dogru giderken, gozum once yollardaki taslara ve kafami cevirdigimde ise harika bir manzaraya takildi.Bu manzara esliginde yaklasik 3 saat boyunca cesit cesit, renk renk taslar topladik.
  
Ertesi gun'un sabahi mini bir havuz keyfinden sonra, geri kalan tum gunumu tesis icindeki ve cevresindeki agaclari ve bitkileri resimlemekle gecirdim.Daha onceki yazilarimdan da anlayacaginiz uzere tam bir doga hayraniyim.Bu arada donus yolunda Salto Terminalinde gordugumuz (Rotasi once Brezilya sonra daha kuzeydeki ulkeler olan, yaninda tasidigi telleri bukerek bir nevi metalden heykeller yapan, sirtinda tasidigi gitarla size muzik icra eden yada gunu birlik isler yaparak kazandigi para ile karnini doyuran ve yolculuguna devam eden) Uruguay'li bir gezginin uzattigim sigara karsiliginda , dogum tarihimi ogrenip bir takim islemlerden gecirdikten sonra aslen terazi olan burcumun "Maya Takvimi"ne gore "Maymun"a  (!) denk geldigini bana soyledigini bilmenizi isterim..



Butun bu yesilligin ustune adeta serpilmis gibi bir halde duran rengarenk ciceklerde mevcuttu bu enfes yer'de.Bir cogu Uruguay'a ozgu cicekler.Ustelik bunlari dogal ortamlarinda gormek insana daha bir keyif veriyor.

Etrafimda olup biten, haraket eden hersey ilgimi cekmeye baslamisti.Bu nedenle havuz sefasini sabah ve aksam olarak ikiye ayirip, gunun nispeten daha sicak sayilabilecek oglen saatlerinde gorduklerimi anlamak, yasamak ve resimlemekle geciriyordum.Ornegin parki adeta bir "Kus Cenneti" haline getiren cesit cesit kus'lar.Gun boyu cikardiklari her cesit sesle sizinle bu harika mekani paylasiyorlar.

Kamp cadirimizi kurdugumuz agacin ustunde bir yuva ve yuvanin icinde de zaman zaman seslerini duydugumuz bir kac yavru vardi.Her ne kadar assagidan baktiginizda dallarin arasindan sadace yuvanin bir kisminida gorseniz, yavrularin varligini anne yada babalarinin  agizlarinda besin ile geldikleri zaman cikarttiklari sesten anlamak mumkun. Daha yabanil ve buraya ozgu kuslarin ise nehrin daha issiz olan karsi tarafinda yuvalandigini belirtelim.Yinede ufacik alanda bile onlarca cesit kus'un ayni bolge icinde barinmasi oldukca zengin  ve guzel bir durum.



 
Yine resim cekerken uzun uzun bakistigimiz dibine kadar geldigim halde beni merakla suzmeye devam eden Saksagan'a benzeyen canliyida soyleyelim.Ama hic unutmayacagim iki olay varki bunlardan biri yuvalarina yaklastigimda bana korkusuzca saldiran ve turlu oyunlar oynayan bir cift'ti.Yuvadan hareketlendigi ve daha agresif oldugu icin disisi oldugunu dusundugum ilki ,tepemde kisa kisa  ucup tum hiziyla,her seferinde daha bir yaklasacak sekilde korkusuzca bana saldirirken erkegide bir kac metre otemde degisik sesler cikararak dikkatimi cekmeye calisiyor, ben baktigimda ise cimenlere gomulecek sekilde kendini kamufle ediyordu.Hayranlik ve akabinde saygi duyarak onlari daha fazla rahatsiz etmedim ve oradan hemen uzaklastim.
Tesis'te unutamadigim diger tecrube ise aci veren bir durum oldu.Belki bazilariniz biliyordur Ates Karincalari'ni (Kirmizi Karinca).Tesis'in ozellikle nehir'e uzak kesimlerinde yuvalanmislar.Bir isirikla kurtulursaniz keskin bir aci, hafif kasinti ile yirtabilirsiniz.Ama ayni anda bir kac isirik alirsaniz heleki bu gibi durumlara alerjiniz varsa cekeceginiz aciyi tahmin bile edemezsiniz.Havuz keyiflerinden birinde kurulama havluma nasil olduysa salca olan bir kaci sirtimda buyukce kizariklar ve acilar biraktilar.Tabi bu olaydan sonraki gunler ates karincalari ile ilgilenmeye basladim.Biraz yeni aci korkusundan birazda meraktan.Bu aci verici durumla onlarla bire bir tanisma firsati bulmus olsakta aramizda Sivrisinek turunde oldugu gibi karsilikli kanli bir  dusmanlik olmadi.Zaten caliskanliklari ile meshur bu hayvanlarin neler yapabildigini gormenin keyfi (cocukluktan kalma uzun uzun hayvanlari izleme huyu) dusmanliktan cok saskinlik ve hayranlik duymanizi sagliyor.(Ortadaki resim 14 saat arayla cekilmistir.Ilk resim gun batarken ikinci resim sabahin ilk saatleri)
 
Yine Esek Arilari, Kelebekler ve yukarida resmini gordugunuz orumcekler olmak uzere cok cesitli canlilarada ev sahipligi yapiyor Termas del Arapey.Doga tutkunu, Dogaya karsi saygili ve dikkatli davranan insanlardansaniz bunlarin hicbiri tatilinizi engelleyecek yada keyfinizi bozacak bir durum teskil etmez.Tabi eger benim gibi bastan bilgilendirilmediyseniz burada yasayacaginiz bir tecrube ilk anda sizi dehsete dusurebilir.Dogal yasam alanlari tesis'in icinide kapsayan bu canlinin yerel adi  "Lagarto".Bu hayvan tesis'in bir cok noktasinda karsimiza cikti.Hatta havuzlardan birinin hemen yani basindaki bir oyukta birinin guneslendigini  bizzat kendim gordum.Tabiki insanlara yaklasmiyorlar.Ama insanlardan korkmuyorlarda.Yilin belirli bolumlerinde nehrin karsi tarafina geciyorlar, kalan kismini ise Tesis'in icinde ve cevresindeki alanlarda geciriyorlar.Boylari 1,5 metreye kadar uzayabiliyormus.Ama benim gorduklerim 1 metre civarindaydi.

 

 
Her ne kadar nehrin karsi tarafinda nasil bir hayat oldugunu ogrenemedigim icin bir kismini eksik yasadigimi dusunsemde Arapey - Salto benim icin yine essiz bir deneyim oldu.En onemlisi dinlenmemiz ve kendimizi yenilememiz icin muthis bir firsat oldu.Bu arada 2 kisi - 7 gun kamp alani icin (su ve elektirik dahil) 500 Uruguay Peso'su (26 Amerikan Dolari) odedik.Geri donmeden onceki son gun cektigim bir resimle yaziyi noktalandiriyorum.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder